Bu skandal işkence olayını haber alan Furkan Gönüllüleri olarak bizler de arkadaşlarımıza destek olmak için 3 gün boyunca Adana Emniyeti önünde nöbet tuttuk ve avukatlarımız bir daha işkenceye uğramamaları için sürekli emniyete giriş çıkış yapmış, arkadaşlarımızı emniyette oldukları süre içinde yalnız bırakmamışlardı.

4 gün süren gözaltı sonrası savcılığa ifade veren arkadaşlarımız 'Tutuklu yargılama’ talebiyle mahkemeye sevk edildi. Bizlerde Furkan Gönüllüleri olarak Adana Adliyesi önünde desteğimizi devam ettirdik. 16 Eylül’de çıkarıldıkları Sulh Ceza Hakimliğince ortada hiçbir delil olmamasına istinaden serbest bırakılan arkadaşlarımız, savcının başka bir mahkemeye yaptığı itiraz sonrası 18 Eylül’de “kaçma şüphesiyle(!)” bir kez daha evlerinden alınarak çıkarıldıkları 2’nci mahkemede dosyayı bile incelemeyen bir hakim tarafından apar topar tutuklandılar.

Bu on günlük süreç boyunca konuya dair tek kelime bilgi aktarmayan internet haberciliği ve ulusal basın, arkadaşlarımızın tutuklanmasını beklediklerini aşikar ederek aynı gün içerisinde 18 Eylül günü, ‘İhlas Haber Ajansı' (İHA) isimli kuruluşun “Hastaneyi vermeyince Furkancılar tarafından darp edilerek kaçırıldı” başlıklı gerçeğe uygun olmayan haber içeriği yayınlandı.

Maalesef yandaş ve tetikçi medya tarafından hakkımızda yapılan bu yalan ve iftira dolu haberler ilk değildir. Daha öncede birçok meselede çarpıtmak, videolarımızı kırpmak, iftira içerikli metinler hazırlamak suretiyle, hareketimizi kamuoyunda yanlış tanıtmak ve halkın teveccühünü kırmak istediler. Geçmişte dolduğu gibi bugünde iftiralarının altında kalmayarak alnımız ak bir şekilde kamuoyuna gerçekleri sunmaya devam ediyoruz.

Söz konusu haber metninde Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı ile vakıf gönüllüsü arkadaşlarımız hakkında asılsız iddialarda bulunulmuş, haklarında kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmamasına rağmen basın tarafından hüküm verilmiş kamuoyuna suçlu olarak servis edilmiş, bu şahıslar hakkında itibar suikastı gerçekleştirilerek anayasal hakları olan masumiyet karinesi de ihlal edilmiştir.

Kimliği belirsiz kişilerce kaçırılan şahıs Koray S'nin bulunduktan sonra bizzat yaptığı açıklamalarda; arkadaşlarımızla dost olduğu, ‘Adam kaçırma' suçunu işleyecek kişiler olmadıkları ve masum oldukları yönünde savcılığa ifade verdiğini belirtmesine rağmen ne şahsın ne eşinin ne de vakfın kurucu başkanı Alparslan Kuytul Hocaefedi'nin bu konudaki açıklamalarına yer verilmeyerek halkın doğru haber alma hakkı da gasp edilmiştir.

Yapılan tüm açıklamalar ve kurulan irtibatlara karşın yukarıda internet adresi yazılı olan haberin geri çekilmemesi, haber hakkında tekzip yayınlanmaması ve kaynak olarak gösterilerek farklı medya kanallarında da paylaşılmasına müsaade edilmesi, içeriği hazırlayan kişi ve kuruluşun art niyetli eylemlerle hareket ettiği gerçeğini kuvvetlendirmiştir.

Gerek Anayasa madde 32’de gerekse, Basın Meslek İlkeleri – “yanlış yayınlardan kaynaklanan cevap ve tekzip hakkına saygı” ilkesine istinaden vakfımız ve gönüllü arkadaşlarımız hakkındaki gerçek dışı ve kişilik haklarını ağır şekilde ihlal eden bu haberler nedeniyle, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un “İçeriğin Yayından Çıkarılması ve Cevap Hakkı” başlıklı 9’uncu maddesi uyarınca sunulan cevap ve düzeltme yazısının başlık ve metnine hiçbir değişiklik yapılmadan ve yoruma açıklık vermeyecek şekilde aynen ve tamamen, cevap ve düzeltmeyi gerektiren yazının yayınlandığı sayfada eş büyüklükte ve eş karakterde harflerle yayınlanmasını, aksi halde ilgili mevzuat gereği yasal yollara başvurmak zorunda kalacağımızı, bütün masrafların yandaş kuruluş İHA’ya yükleneceğini, kamuoyuna bildiriyoruz.

25.09.2021