Whatsapp İletişim Hattı
Menü

Alparslan Kuytul Hocaefendi Kimdir?

Alparslan Kuytul Hocaefendi kimdir? Ailesi, eğitimi, görüşleri ve daha fazlası...

Alparslan Kuytul-Furkan Hareketi Lideri

Doğum

21 Ağustos 1965 

Adana/Türkiye

 

 

 

Eğitim

Adana İnkılap İlkokulunda,

Tepebağ Ortaokulu,

Adana Erkek Lisesi,

Çukurova Üniversitesi Mimarlık-Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği (1991)

El-Ezher Üniversitesi Şeriat Fakültesi İslam Hukuku (1993-1997)

Din

İslam

 

Organizasyon

Kardeşler Kitapevi(1988)

Furkan Hareketi(1994),

Furkan Nesli Dergisi(2011),

Liderlik

Furkan Hareketi (1981)

Başyazarlık

Furkan Nesli Dergisi

 

İlmi Dersler

Tefsir, Hadis, Siyer, Fıkıh, Usul, Arapça, Ortadoğu Gerçeği, Beşeri İdeolojiler, Çağdaş Kavramlar ve Düzenler, Dünya Siyaseti

 

Hapis dönemi

1.       Dönem: Ocak 2018 – Kasım 2020

2.       Dönem: Mayıs 2022 – Haziran 2023

Evlilik

Semra Kuytul (e. 2002)

 

 

Çocuk(lar)

Meryem Kuytul,

Hatice Kuytul,

Muhammed Kuytul,

Besra Kuytul,

Rabia Kuytul

Ebeveyn(ler)

Tahir Kuytul-Besime Kuytul

Web Site

www.alparslankuytul.com

Alparslan Kuytul Hocaefendi Kimdir?

Alparslan Kuytul Hocaefendi(d. 21 Ağustos 1965, Adana), Türkiye'de halk arasında yapmış olduğu ilmi dersleri ve İslam'da davet vazifesiyle Aydın-Alim, dava ve hareket adamı olarak tanınmaktadır. Aynı zamanda inşaat mühendisidir. Merkezi Adana'da bulunan Furkan Hareketinin manevi lideridir. Gündemi İslam’a göre değerlendirdiği siyasi açıklamalarıyla bilhassa sosyal medyada geniş çevreler tarafından takdir görmüştür. İçinde bulunduğumuz çağın zulümlerine ve adaletsizliklerine karşı İslam medeniyetinin adalet yönünü ortaya koyan Alparslan Kuytul Hocaefendi'yi dini ve siyasi görüşü çeşitli olan birçok kesim desteklemektedir. Anlattığı tevhid davasından ve halkta uyandırdığı olumlu tesirden rahatsız olan birtakım güçler ise onu susturabilmek için daima kendisi ile mücadele etmektedir. Hakkında açılmış hukuki dayanak ve delillerden yoksun birçok dava bulunan Alparslan Kuytul Hocaefendi ilgili dönem dönem de sosyal medyada itibar zedelemeye yönelik karalama kampanyaları başlatılmaktadır.

Hayatı

Alparslan Kuytul Hocaefendi 21 Ağustos 1965 yılında Adana’da dünyaya gelmiştir. Furkan Hareketinin kurucusu ve manevi lideridir. Türkiye’de Tevhid’in anlaşılması ve neslin eğitilmesi adına yapılan Öncü Nesil projesinin sahibidir.

Ailesi

Alparslan Kuytul Hocaefendi, dokuz kardeşin en küçüğü olarak doğdu. Alzheimer hastası olduğu bilinen annesi Besime Kuytul Hanım 2020 Ağustos ayında 90 yaşında ebedi âleme irtihal etti. Alparslan Kuytul Hocaefendi2002 yılında Semra Kuytul Hocahanım ile evlenmiş ve bu evliliğinden 4’ü kız olmak üzere 5 çocuk dünyaya gelmiştir.

Evlilik sürecinde ailesinin tüm ısrarlarına rağmen yeni eşya almayıp annesinin 50 yıldır kullandığı divan, koltuk ve halıları değiştirmek istemiş, bu eşyalarla mütevazı bir apartman dairesinde yaşlı annesi, hanımı ve beş çocuğuyla birlikte yaşamaya devam etmiştir.
Eşi Semra Kuytul Hocahanım da kendisiyle birlikte aktif olarak İslami faaliyetlerin içinde bulunmaktadır.

Çocukluğu

Alparslan Kuytul Hocaefendi daha küçük yaşlardayken İslam’ı anlatmaya ve birlikte oyun oynadığı arkadaşlarını camiye götürüp onlara bildiklerini yansıtmaya çalışmıştır. Lisede öğrenci olduğu 1980-1982 yılları arasında okul çıkışı ve hafta sonları okul arkadaşlarını okulun karşısındaki camiye götürür ve onlara dini sohbetler yapardı. Ailesi okul dersleri hakkında ‘istikbalini düşün’ dediğinde “Ben zaten istikbalimi düşündüğüm için bunları yapıyorum, esas istikbal ahirettir” diyerek üniversite eğitiminden sonra kendisini tamamıyla İslam davasına vakfetmiştir.

Gençliği

Lise çağlarından itibaren yeryüzünde Allah’ın değil insanların dediğinin olduğunu ve Allah’ın hükmetme hakkının gasp edildiğini görüyor, bundan dolayı “Allah’ın dünyasında Allah’ın dediği olmalı” diyerek İslam Davasını gündeme getiriyor ve uyutulmuş, dondurulmuş, hareketini kaybetmeye yüz tutmuş ümmeti uyandırmaya çalışıyordu. Müslümanların içinde bulunduğu buhranlar, yaşanan zulümler ve neslimizin kötü gidişatı onu derinden üzüyor ve mazlum ümmetin kurtuluşu için Rabbanî bir hareketin ortaya çıkması için mücadele ediyordu.

Alparslan Kuytul Hocaefendi'yi birçok hocadan ayıran en önemli özelliklerinden biri, onun ülke ve dünya gündemine duyarsız kalmaması ve siyasi olaylara Kuran ve Sünnet ışığıyla bakarak yorumlar yapmasıdır. Hak bildiğini söylemekten korkmayan kişiliği, onu alışılmış hoca ve lider modellerinden ayırmaktadır. O, Hak bildiğini söylemekten asla korkmamış ve daima “İslam’a veya Müslümanlara zarar verildiğinde konuşurum. Ben sonumu değil, görevimi düşünürüm” demiştir.  Bu yüzden birçok sıkıntılarla, mahkemelerle ve iftiralarla karşılaşmıştır. Ancak o, kınayıcının kınamasından, iftiracının iftirasından korkmadan daima hakkı haykırmış ve haklının yanında durmuştur. Yanlışa yanlış demiş ve güçlü de olsa haksızların safında asla yer almamıştır.

Eğitimi

Alparslan Kuytul Hocaefendi, İlk öğrenimini Adana İnkılap İlkokulunda, orta öğrenimini Tepebağ Ortaokulunda ve lise öğrenimini de Adana Erkek Lisesinde tamamladı. 1991 yılında Çukurova Üniversitesi Mimarlık-Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği bölümünden mezun oldu. Mezun olmasının ardından askerlik görevini yerine getiren Alparslan Kuytul Hocaefendi, askerlik görevini tamamladıktan sonra 1993-1997 yılları arasında da Mısır’ın el-Ezher Üniversitesi Şeriat Fakültesi İslam Hukuku bölümünde okudu. El-Ezher Üniversitesinde okuduğu yıllarda Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfını kurdu.  El-Ezher Üniversitesinden mezun olduktan sonra Türkiye’ye döndü.

Hayata Bakışı, Davası ve Mücadele Yöntemi

Alparslan Kuytul Hocaefendi, Müslümanların yeniden ayağa kalkıp kurtulmasının bir yönüyle aydın, bir yönüyle âlim vasıflarını kazanmış ve toplumuna öncülük yapacak Öncü Bir Neslin yetiştirilmesine bağlı olduğuna ve İslam Medeniyeti’nin ancak böyle bir nesille kurulabileceğine inanmaktadır. O, hayatını İslam Medeniyeti’nin inşası uğrunda mücadeleye adamış ilim, dava ve hareket adamıdır.  Alparslan Kuytul Hocaefendinin en büyük hayali ümmete liderlik yapacak öncü bir neslin yeniden doğmasıdır. Bu uğurda gece-gündüz dersler vererek bu nesli yetiştirme gayretindedir ve tüm mesaisini buna ayırmıştır. Yıllardır bu uğurda yapmış olduğu eğitim ve hizmet faaliyetlerine aralıksız devam etmektedir.

Tevhid

Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin davası Tevhid davasıdır. Tevhid’i ortaya koymakla; “Bu dünya Allah’ındır o halde O’nun dediği olmalıdır” demiş oluyor… Bir şeyi en iyi bilen kim ise onun dediği olmalıdır, yani “İnsanı yaratan Allah, insanın her şeyini bildiği için O’nun dediği olmalıdır” demiş oluyor… Ortaya koyduğu bu dava ile tüm batıl ideolojileri reddedip “İnsanın hayatında öyle birinin dediği olmalı ki; ‘ben seninle eşitim’ diyemeyeceği biri olmalıdır” demiş oluyor… “Yaratmak da hükmetmek de Allah’a aittir” demiş oluyor… Tevhid davası sonradan ortaya koyulan bir dava olmayıp peygamberlerin davasıdır. Tevhid davası yolunda izlenilen mücadele yöntemi ise Hz. Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in mücadele yöntemi; nebevi hareket metodudur. “Dava Allah’tan olduğu gibi metod da Allah’tandır” bilinciyle hareket ve hizmet etmektedir.

Kur'an ve Sünnet

Hayatındaki ve açıklamalarındaki ana kaynak daima Kuran ve sünnet olan Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin en çok üzerinde durduğu konulardan birisi de Kuran ve sünnete bağlılıktır. Yalnızca ibadetlerde değil aile hayatından toplumu ilgilendiren siyasi ve ticari meselelere kadar her noktada Kuran’a ve sünnete göre hareket edilmesini savunmuştur. Ülkede birçok masumun zarar görmesine sebep olan ve sürekli değişen terör siyaseti için yaptığı “Gelin Kuran hakem olsun, silahlar sussun, kardeşlik olsun” çağrısı o dönemde önemli bir ses olmuştur.

İslami Çalışmalara Başlangıcı ve Devam Eden Süreç

Alparslan Kuytul Hocaefendi, Çukurova üniversitesinde öğrenci olduğu dönemlerde, 1986 yıllarında, ilk öğrenci evini kurarak orada üniversitelilere ve esnaflara da dersler yaptı.

Kardeşler Kitabevi

Yaptığı eğitim ve hizmet faaliyetlerini bir adım daha ileri götürebilmek için 1988 yılında Kardeşler Kitabevini kurdu. Kardeşler Kitabevinin bahçesinde tebliğ faaliyetlerine ve haftalık derslere yıllarca devam etti. Vakıf kurulduktan sonra Furkan Gönüllüleri eğitim ve hizmet faaliyetlerine vakıf binasında devam etti.

Furkan Vakfının Kuruluşu ve Furkan Hareketi'nin Doğuşu

Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin başlattığı bu hizmet halkasının temeli 1980‘li yıllara dayanmaktadır. Onun çocukluğundan itibaren İslam’a ve İslami ilimlere önem vermesi ve lise yıllarında İslami hizmetin içinde aktif olarak bulunmasıyla başlayan bu hareket birkaç gayretli insanla birlikte yükselmiş ve 1994’te Furkan Vakfı olarak filiz vermiştir.

Vakfın asıl gayesi, hakiki imana ulaşmış, ibadete âşık, ahlak sahibi ve Allah’ın yeryüzündeki hâkimiyeti için meşru yollarla mücadele eden, hayırlı işlerde topluma öncülük yapacak öncü bir nesil hazırlamaktır. Furkan Vakfı, ihtiyaç sahibi ailelere ayni ve nakdi yardımlar yapmakta, öğrencilere burs vermektedir. Sürekli olarak tefsir ve siyer dersleri gibi İslami sohbetler yapmakta, her yıl düzenlediği konferanslar, kermes, gezi, makale-şiir yarışmaları, kardeşlik geceleri ve diğer kültürel etkinliklerle halkımızın ihtiyacına cevap vermekte, sahih İslami anlayışın oluşması için çalışmaktadır. Faaliyetlerine hız kesmeden devam eden vakfımız, toplum tarafından kabul görmesi, geniş çevrelerçe tanınması ve sevilmesiyle derin din düşmanı komitenin dikkatini çekmiş bu sebeple çeşitli zulüm ve baskılara maruz kalmıştır. 2014 yılında Kapalı spor salonlarının verilmemesiyle başlayan zulüm sürecinde  kırpılmış videolarla iftira ve karalama kampanyaları sonucnda 30 Ocak operasyonu ile  Alparslan Kuyul Hocaefendi tutuklanmış ve Furkan Vakfına kayyum atanmıştır.

Zulme boyun eğmeyen Furkan Gönüllülri maruz kaldığımız haksızlıklara karşı direniş eylemleri ile mücadele süreci başlattı. Vakfımız 2014 yılında başlayan baskının ardından gelinen son süreçte toplumda büyük bir tesir uyandırmış, gündemdeki meselelere olan duyarlılığı ile ses getirmiştir. Benzer birçok cemaat ve İslami yapılanmanın bu denli tesir bırakmamasının altında yatan sebep, mücadelenin ve hakkı söylemenin bedelinin göze alınmamasıdır. Furkan Hareketi, haksızlıklar karşısında dengeli bir tavra bürünerek marjinallikten uzak, toplumla iç içe ve direniş ruhlu bir profil oluşturmayı başarmıştır. Bu tavrı, halk tarafından ve farklı birçok kesimden itibar görmesine vesile olmuş, cemaatimiz ülkede ve yurt dışında hızla yayılarak bir harekete dönüşmüştür. 

Hareketimiz, Kur’ani stratejiyi takip ederek toplumsal meselelere ışık tutulabileceğini, zalime boyun eğmeden yürünebileceğini ortaya koyarak büyük gelişmeler olabileceğini ve bu vesileyle Kur’ani duruşun evrenselliğini ispat etmiştir. İslami camia tarafından âşikar olarak bilinen ve doğruluğu kabul edilen bu hareket metodu, zorluğu ve getireceği bedeller dolayısıyla göze alınmamıştır. Furkan Hareketini diğer oluşumlardan ayıran özellik, bedel ödemeyi göze alması ve gereken mücadeleyi sonunu düşünmeden verebilmesi olmuştur. Bu direniş ve stratejiyle yoluna devam eden cemaatimiz, gelinen son süreçte çalışmalarını daha da genişleterek Allah’ın izni ve inayetiyle bir harekete dönüşmüştür.

Çalışma Esasları

Rabbanilik

Alparslan Kuytul Hocaenfedi'ye göre, ilk olarak İslami anlayış ve yapılanma Rabbani olmak zorundadır. Böyle bir hareket Kur’an ve sünneti kendine rehber edinmeli, İslam’a Hizmet metodunu kendi kafasından değil Allah ve Rasul’ünden almalıdır. Bu İslami anlayış farzlar ve haramlarda geri adım atmayı dinden taviz vermek olarak görmeli, bunda müsamaha göstermemelidir. Öte yandan farz ve haram olmayan ya da âlimler arasında ihtilaflı olan meselelerde daha anlayışlı ve müsamahakâr olan bir hareket olmalıdır. Öncü nesil imanı, ibadeti, ahlakı ve cihad şuuruyla Rabbani bir harekettir.

İlmilik

İkinci olarak, İslami anlayış ve yapılanmanın ilmî olması, sadece beşeri ilimlere değil İslami ilimlere de önem veren ve ilmi kendine pusula edinen bir hareket olması bir zorunluluktur. Âlim ve aydın vasıflarını kendinde toplayan kimselerin ortaya çıkması ümmetin beklentisidir. Furkan Hareketi mensupları gayretli ve kabiliyetli hanım ve erkeklere bu iki vasfı kazandırmaya çalışmaktadır. İslami ilimlere gereken önemi vermemek Kur’an ve sünnetten, sırat-ı müstakimden uzaklaşma zamanla haramları helal görme gibi tehlikeleri beraberinde getirmektedir.

Şumullülük

Üçüncü olarak, İslami anlayış ve yapılanmanın şumullü (kapsamlı) olması elzemdir. Kur’an eczanesinde insana lazım olan bütün vitaminler ve ilaçlar bulunmaktadır. Kur’an-ı Kerim iman, ibadet, ahlak, cihad, muhabbettullah ve takva gibi vitamin ve ilaçları gerekli olduğu kadar vermiş ve bundan bir bütün olarak istifade edilmesini emretmiştir. Dolayısıyla; bu vitaminlerin birini ya da birkaçını alıp diğerlerini almamak Müslüman şahsiyetinde bozulmalara, zayıf ve hastalıklı Müslümanların ortaya çıkmasına neden olacaktır. O halde; her cemaatin ve Müslüman’ın anlayarak en çok okuduğu ve en çok alıntı yaptığı kitap Kur’an olmalıdır. Hiçbir kitap Kur’an-a ve Hadis-i Şeriflere perde yapılmamalıdır.

İlmi çalışmalar

Cuma Tefsir Dersleri

Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin 1994 yılından beri aralıksız olarak onlarca surenin tefdirinin yaptığı Cuma Tefsir Dersi, kendi adıyla olan youtube kanalından canlı olarak yayınlanmakta ve binlerce kişi tarafından izlenmektedir.

Furkan Nesli Dergisi

Alparslan Kuytul Hocaefendi 2011 yılının Mayıs ayında yayın hayatına başlayan Furkan Nesli Dergisi’nin Başyazarlığını yapmaktadır. Dergide aylık olarak ilmî ve siyasî makaleler kaleme almaktadır.

Temel İslami İlimler Eğitimi

Alparslan Kuytul Hocaefendi, her Cuma akşamı vakıf merkezinde yaptığı tefsir ve konulu derslerin yanı sıra talebelerine âlim sıfatı kazandıracak Hadis, Siyer, Fıkıh, Usul, Arapça gibi ilmi dersler yapmaktadır. Bunlarla birlikte aydın sıfatı kazandıracak Ortadoğu Gerçeği, Beşeri İdeolojiler, Çağdaş Kavramlar ve Dünya Siyaseti gibi dersler de yapmaktadır. Yaptığı derslerin birçoğunun kaydı Furkan Tv sitesinde yer almaktır.

Konferanslar

Bir yandan ilmî dersler veren Alparslan Kuytul Hocaefendi her yıl yurtiçi ve yurtdışında da halka açık onlarca konferans düzenleyerek toplumsal bir bilinç̧ oluşturmasını sağlamaya çalışmaktadır. Ayrıca üniversiteli gençlerle söyleşi, kitabevi sohbetleri, sanal ortamda dersler, zulme karşı gerçekleştirdiği mitingler, Ramazan ayında iftar programları ve Ramazan sohbetleri düzenlemektedir.

Hapis dönemi

Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin hayatında bugüne kadar iki defa hapis süreci olmuştur. Ancak bunların ikisi de tutuklu yargıla şeklinde meydana gelmiştir. Hüküm giyip ceza yattığı herhangi bir suçlama olmamıştır. Hakkında açılan davalar bilhassa hukukçular tarafından “İçi boş, sadece oyalamak ve karalamak için açılmış dosyalar” olarak nitelendirilmiştir. Kendisi ise aleyhinde bilhassa hukuki alanda yapılan bu baskılara sebep olarak şunları göstermektedir:

Bize yapılanların gerçek sebebinden özetle bahsedecek olursak, bütün bu yapılanların sebebi kanaatimce 3 tanedir:

  1. Tevhid inancını haykırmamız ve “Allah’ın dünyasında Allah’ın dediği olmalı” dememiz ve İslam medeniyetini savunmamız,
  2. Bazı konularda AKP hükümetini eleştirmemiz,
  3. Derin devletten ve yaptıklarından bahsetmemiz.

İlgili açıklamanın tamamına ulaşmak için tıklayınız.

1. Hapis Dönemi: Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi

Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin cezaevi süreci Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi ile başlamıştır. Yargılamasının yaklaşık 22 ayı Bolu Cezaevinde tutuklu olarak geçen Alparslan Kuytul  Hocaefendi bu sürecin 13 ayının tecrit halinde geçirmiştir. Kasım 2020’de tahliye olmuştur.

Alparslan Kuytul Hocaefendi, 30 Ocak 2018 günü saat 5.30 sularında özel harekât timlerinin evine yaptığı operasyonla gözaltına alındı. Hayatı boyunca tüm terör örgütlerini lanetleyen Alparslan Kuytul’un evine bir teröristin evine girer gibi ağır silahlar ve tabancalarla girilmiş özel harekâtçılar postalları ile evin her yerine dağılarak arama yapmış, tüm aramalara rağmen evde hiçbir suç unsuruna rastlanılmamıştır.

Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmada 1 yıldır haksız bir şekilde tutuklu bulunan Alparslan Kuytul Hocaefendi ve Furkan Vakfı Başkanı Ali Alagöz hakkında tahliye kararı verilmişti. Tahliye olduğu Bolu cezaevinden Adanada'ki evie ulaşasından bir kaç saat sonra Alparslan Kuytul Hocaefendi akrabaları ile sohbet ettiği bir esnada gece saat 23.30 sularında evine yapılan baskın sonucunda tekrar tutuklanarak Bolu cezaevine gönderildi.

Tutuklu olduğu dava

Alparslan Kuytul Hocaefendi gözaltına alınarak Emniyete götürüldüğünde hangi suçlama ile ifadesi alındığı uzun bir süre tebliğ edilmedi. 10 gün süren gözaltı sürecinin son günü ifadesi alınarak Adliye’ye sevkedilen Hocaefendi'nin 4 farklı terör örgütüne üye olmakla suçlandığı ortaya çıktı.Kamuoyunda tepkiye sebep olan ve hakimin dahi garipsediği 4 terör örgütüne aynı anda üye olmak suçlamalarının düzenlemesi ile son olarak “Terör ergütüne destek vermek ve Vakıf faaliyeti adı altında kuruluş amacı dışında anayasal düzene karşı fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek kamu güvenliğine karşı faaliyet yürütme ve suç örgütü”,“Suç örgütü kurmak ve nitelikli dolandırıcılık” iddiaları ile yargılaması başladı. Dosyada bilhassa terör iddiaları bahane edilerek tutuklu yargılanmasına karar verildi.  22 ay süren tutuklu yargılamanın ardından  terör dosyasından tahliye edildi. Kasım 2020’de “Terör örgütlerine destek vermek” suçlamasından tamamen beraat aldı. Diğer iddiaların yargılaması ise hala devam etmektedir.

Cezaevi yönetiminin hukuksuz uygulamaları

Bulu F Tipi Kapalı Cezaevinde hükümlü olarak değil de bir tutuklu olarak bulunan Alparslan Kuytul Hocaefendi dönemin siyasi baskıları sebebiyle Cezaevi yönetimi tarafından uygulanan bir dizi haksızlık ve hukuksuzluğa maruz kaldı. Başta tecrit olmak üzere insanlarla iletişimi kesilmek istenen Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin  telefon, aile ve avukat görüşüne kısıtlamalar getirildi. Sadece dışarıdakilerle değil diğer mahkumlarla da görüşmesi istenmeyen Hocaefendi'nin  spor ve kütüphane hakkına dahi kısıtlama getirildi.

Ses Kayıtları 

Cezaevinde haftada bir sadece 10 dakika ailesi ile görüşmesine müsaade edilen Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin eşi Semra Kuytul Hocahanım'ın telefon görüşmelerinin kayıtlarını sosyal medyada paylaştı. Maruz kaldığı tecrit zulmü sebebiyle sesindeki boğukluk dikkat çekse de Bolu Cezaevinden yankılanan hakkın ve adaletin sesi ülke siyasetinde ve halkın vicdanında tesir oluşturdu.

Mektupları

Tutuklu yargılamasına ve Cezaevi tarafından uygulanan kısıtlamalara rağmen tevhid davasından ve doğru bildiğini konuşmaktan vazgeçmeyen Alparslan Kuytul Hocaefendi gönderdiği birkaç mektupla da hem halka hem de siyasilere seslenmeye devam etti.

2. Hapis Dönemi: Ağrı L Tipi Kapalı Cezaevi

Bolu Cezaevindeki tutukluluğu son bulan Alparslan Kuytul Hocaefendi hakkında her ne kadar ısrarla yeni dosyalar açılsa da özgürlüğüne kavuşmuş ve daha gür bir sesle İslam davası uğruna doğru bildiği hakikatleri anlatmaya devam etmiştir. Ancak yaklaşık iki yıl sonra başka bir kumpas sonucunda iş adamı Koray S.'nin kaçırıldığı iddia edilen olayda  azmettirici olduğu  öne sürülerek 9 Mayıs 2022 tarihnde dosyada tek bi delil bulunmamasına rağmen tutuklanarak Ağrı Patnos Cezaevine sürgün edildi.

Tutuklu olduğu dava

Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin tutuklu yargılanmasına sebep olacak yeni suçlama ise daha öncesinde kaçırıldığı iddia edilen Koray S'nın yalan beyanları üzerine oluşturulan "Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve suç örgütü kurma" iddiası oldu. 13 ay boyunca süren tutuklu yargılama sonrasında 16 Haziran 2023’de delil yokluğundan tahliye edildi. Tahliyesinin ardından sevenleri tarafından büyük bir coşku ile karşılandı. Yargılama süreci hala devam etmektedir.

Cezaevi yönetiminin hukuksuz uygulamaları

Furkan Hareketi mensuplarının tabiri ile Bolu zindanlarından kısıtlamaya rağmen aslanlar gibi hakkı ve hakikati haykırmaya devam eden Alparlan Kuytul Hocaefendi uygulanan kısıtlamalar Ağrı Patnos L Tipi Kapalı Cezaevinde iyice arttı. Hukuki açıdan bir öncekinden daha basit bir suçlama ile yargılanmasına rağmen bu sefer müebbet cezası almış hükümlülerden daha ağır şartlara maruz kaldı. Cezaevi yönetiminin hukuksuz uygulamaları:

  • Görüntülü görüşme hakkına gerekçesiz yasak
  • Disiplin cezası vererek başka cezaevine sevk yapılmasını engelleme
  • Açık görüş süresinin üst sınırı 3 saatken sadece 50 dakika izin verme
  • Koridoru gören penceresini kapatma
  • Sohbet ve spor hakkı vermeme
  • İki defa koğuşa 15 kişi birden baskın yaparak usulsüz arama yapmak ve bir tutuklu için bu kadar kalabalık gardiyan ile gelinmesine sebep olarak “Ya bize saldırırsan” denmesi
  • Bir koğuşta tek başına bırakma
  • Bayram görüşü ramazan ayında verme
  • Aynı konuda 8 kez soruşturma açma
  • Görüşe girecek kişi sayısına 5 kişilik sınırlama
  • Çeşitli bahanelerle toplamda 11 defa soruşturma açma
  • 2 haftada bir 10 dk olan telefon görüşüne toplam da 6 ay yasaklama talebi
  • Sahur yemeği vermeme
  • 3 gün hücre hapsi
  • Tutanaksız eşyalara el koyma
  • Soylu ve Bahçeli’ye açtığı dava dosyalarına el koyma

Ses Kayıtları 

Alparslan Kuytul Hocaefendi maruz kaldığı tüm kısıtlamalara rağmen iki haftada bir sadece 10 dakika eşi ile telefon görüşmesi yapabildi. Semra Kuytul Hocahanım ise Bolu Cezaevi sürecindeki gibi görüşmelerini sosyal medyada yayınlamaya devam etti.

Hakkında Açılan Davalar

Alparslan Kuytul Hocaefendi İslam tarihinden bahsettiği sohbetlerinde “Hakkı söylemenin bir bedeli vardır.” Diyerek birçok defa İslamın hakimiyetini istemeyenlerin Tevhid davası için mücadele edenleri engellemeye çalıştıklarını dile getirmiştir. Bilhassa Furkan Hareketinin halkın üzerindeki tesirinin artması üzerine Alparslan Kuytul Hocaefendi “Hakkı söylemenin bedeli”ni ödeyenlerden oldu. Hakkında ard arda davalar açıldı. Sosyal medyada karalama kampanları başlatıldı. Ancak Alparslan Kuytul  Hocaefendi ve Furkan Hareketi mensupları tüm baskılara ve yıldırma stratejilerine karşı her zaman aynı tutumu göstererek hak bildiklerini söylemekten ve islam davası uğruna mücade etmekten vazgeçmedi. Hukuki alanda da devam eden bu mücadele ile birçok davadan beraat kazandılar.

Beraat Ettiği Davalar

  • Cumhurbaşkanına Hakaret
  • Halkı Kin ve Nefrete Sürükleme
  • Başbakana Hakaret
  • Terör Örgütü Propagandası ve Üyelik
  • 22 Nisan Olayı (Polise Görev Yaptırmamak İçin Direnme)
  • Atatürk’e Hakaret
  • Erzin Olayı
  • Terörle Mücadelede Yer Almış Hakim Savcıları Hedef Gösterme

Devam Eden Davalar

  • 22 Nisan Olayı (Valiliğin Aldığı Tedbire Aykırı Hareket Etme)
  • 30 Ocak Operasyonu (Suç Örgütü)
  • İtikaf Olayı
  • Koray Sarısaçlı (Adam Kaçırma)

 

Yazıları

  • AKP Güçlendikçe Kimlik Değiştiriyor
  • Allah Diktatörlükten Milletimizi Kurtarsın!
  • Allah’a Adanmak
  • Allah’ın Hükmüne Razı Olmak
  • Allah'ın Yardımı Ve Feth-U Karib
  • Başyazı Kelime-i Tevhidin Mahiyeti
  • Başyazı: Bana “Sus” Diyorlar, Susmayacağım!
  • Başyazı: Cemaat Karşıtlığı Oluşturma Projesi
  • Başyazı: Danimarka Göçmenler Bürosuna
  • Başyazı: Dava Süreciyle İlgili Röportaj
  • Başyazı: Dava Yolunda Dökülmeler Ve Sebepleri
  • Başyazı: Hak Yolda Sebat
  • Başyazı: Hak Yolda Sebat 
  • Başyazı: Hiçbir Şey Kaybetmedik
  • Başyazı: İman ve İmtihan
  • Başyazı: İmanın Kazandırdığı Kişilik
  • Başyazı: İmanın Kazandırdığı Kişilik 
  • Başyazı: İnsanlığın Kurtuluşu 
  • Başyazı: İslam ve Mücadelesi
  • Başyazı: İslam’da Davet Ve İnsan Kazanma
  • Başyazı: Kelime-i Tevhid’in Mahiyeti
  • Başyazı: Parti Metodu Ve AKP’nin Geldiği Nokta
  • Başyazı: Ramazan İle Dirilmek
  • Başyazı: Toplumsal Değişimin İlahi Yasaları 
  • Başyazı: Üç Hedefimiz: Anlatmak
  • Başyazı: ÜÇ HEDEFİMİZ: OKUMAK
  • Başyazı: ÜÇ HEDEFİMİZ: YAŞAMAK
  • Başyazı: Vahyin Hedeflediği Toplum
  • Başyazı: Zindandan Mektup Var!
  • Beklenen Nesil: Öncü Nesil
  • Cahiliye Hayatından İslam Medeniyetine
  • Can Feda Edilir, İman Feda Edilmez!
  • Çözüm Sürecinin Bitirilmesinin Arka Planı
  • Gerçek Çözümden Kaçanlar
  • Hak Mücadelesi Verenler, Önce Allah’ın Hakkı İçin Mücadele Vermelidirler!
  • Hakka Davet Vazifesi 
  • Hüseyin ve Mücadelesi
  • Peygamber ve Davası
  • Peygamberi Sevmek
  • İbrahimi Mücadele
  • İdarecilerin Kulluğunu Unutarak Zulmetmesi Ve Zulme Karşı Direnişimiz
  • İdealist İnsan Olmak 
  • İmanın Tadı
  • İnsanı Harekete Geçiren Etkenler
  • İnsanın Vahye İhtiyacı
  • İslam Devleti İçin Çalışmaya Gere Yok Mu?
  • İslam’ın Kardeşlik ve Dayanışma Anlayışı
  • İslam’ın Kulluğa Bakışı
  • İslam’ın Yükselişi Hakkında Röportaj
  • Konferanslarımızın Engellenmesine Dair Açıklama
  • Kur’an’ın Kelamullah Olduğunun Delilleri
  • Maddeci Dünyada Maneviyat Âleminde Yükselmek
  • Muhalefet Şuuru ile Gelen Mücadele Ruhu
  • Ortadoğu Gerçeği Ve Ümmetimizin Doğum Sancısı
  • Öncü Neslin Görevleri
  • Öncü Neslin Vasıfları
  • Ramazan Ayı ve Oruç
  • Ramazan’da Kur'an'ın Mesajını Anlamak
  • Röportaj: Din Düşmanı Derin Komite Ve 22 Nisan’da Adana’da Yapılan Zulüm
  • Röportaj: Muhterem Alparslan Kuytul Hocaefendi ile Cumhurbaşkanı’nın Coca-Cola Fabrikası Açılışı Yapması Hakkında Röportaj
  • RÖPORTAJ: Sosyal Mesafeyi Koruyarak Cemaatle Namaz Kılmak İsteyen Furkan Gönüllülerine Darp!
  • Sabredenleri Müjdele!
  • Silahların Susması İçin Kur’an Ve Sünnet’i Hakem Kabul Etmek
  • Suriye’de Ne Hayal Edildi, Ne Oldu?
  • Tahliye Sonrası Alparslan Kuytul Hocaefendi’den Açıklamalar
  • Takva ve Neticeleri 128
  • Tevhid Şuuru ile Gelen Fetih Ruhu
  • Titreyen Kalpler
  • Uyanmak ve Allah’a Yönelmek 100
  • Ümmet, Mes'uliyet Ve Arakan Müslümanları
  • Ümmetimizin Çökertilmesinin Hikmetleri
  • Ümmetimizin Çöküşü Ve Çöküşün Sebepleri
  • Ümmetin ve İnsanlığın Geleceği
  • Vahyin Hedeflediği Nesil 
  • Yalnız Kudüs Değil, Tüm Filistin Müslümanlarındır

Alparslan Kuytul Hocaefendi'nin tüm yazılarına ulaşmak için tıklayınız

Fotoğrafları

 

 

Gönüllü Olun İletişime Geçin Furkan TV