Fethullah Gülen ve Gülencilik Hakkında Görüşümüz
Darbe girişiminden sonra Alparslan Kuytul Hocaefendi ve Furkan Hareketine Gülencilik, Fethullah Gülen yanlısı gibi ağır eleştiriler yapıldı hatta iftiralar atıldı. Tertemiz bir geçmişi, rabbani ve tavizsiz tutumuyla bilinen Alparslan Kuytul Hocaefendi darbeden yıllar önce de Gülen Hareketinin yanlışlarını eleştirmiş, tövbe etmezlerse Allah’ın müdahale edeceğinin uyarısını yapmıştır. Lakin derin güçler ve yalancı medya bunca video, sohbet, soru cevap olmasına rağmen Alparslan Kuytul Hocaefendi ve Furkan Hareketini Gülenci olmakla suçlamıştır.
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin Fethullah Gülen ve tebaası hakkındaki eleştirileri Gülen Hareketinin devlet ile birlikte olduğu, halk tarafından çok sevildiği ve revaçta olduğu zamanlara, yıllar öncesine dayanıyor. "Gülen grubunun bir cemaat gibi değil örgütsel bir çalışma tarzları vardı. Kendileri için biz bir camiayız dediler. Okullar, yurtlar, bankalar, dershaneler hatta sigorta şirketleri açtılar ama Müslüman gençleri eğitecek medreseler açmadılar. Kendilerinden olmayanların ayaklarını kaydırmaya çalıştılar. Farklı cemaatte farklı grupta olanlarla aralarına mesafe koydular. Müslümanlarla aralarına mesafe koyarken Yahudi ve Hristiyanlara kardeşimiz dediler, ehli kitabı cennetlik sayıp Dinler Arası Diyaloğu savundular. Allah katında son din İslam olduğu halde Tevhidi asla anlatmadılar. Halkı uyandırmadılar, eğitmediler aksine uyutmaya devam ettiler. Rabbani hareket metodunu takip etmediler. Etmedikleri gibi dinden, imandan tavizler verdiler. Başörtüsü için teferruattır deyip, bırakın mücadele etmeyi mücadele edenleri dahi eleştirdiler. Genç kızların olimpiyatlarda şarkı söyleyip, dans etmesini alkışladılar. Cemaatin olimpiyatlarla işi ne? Cemaat dili mi yaymaya çalışır dini mi? Cemaat ilim ve eğitim ile uğraşmalıdır. Genç nesilleri rabbani eğitim metodu ile yetiştirmelidir. Laik bir devlette yaşıyorsanız İslam Medeniyeti kurmak gibi bir çalışmaya gerek yoktur, dediler. İslam’ı yıllardır demokrasi ve laiklikle beraber, aynı gibi göstermeye çalıştılar. İslam’ı demokratik bir sistemmiş gibi anlatıyor, hiçbir sorun yokmuş gibi gösteriyorlar. İslam’ın içini boşaltıyorlar. İnsanların mücadele ruhunu öldürüyorlar. İslam medeniyeti anlayışını kaldırıyorlar. Cemaat dediğin tebliğ ve davet yapar. Onlar tebliğ değil takiyye yapıyorlar. Şiayı sevmezler bu konuda Şia gibi davranıyorlar. Bunlar cemaat davranışı değil istihbaratlar tarafından öğretilen örgüt davranışıdır. Türkçeyi yaymakla görevlendirilmiş bir örgüt davranışı. Bu hareketin yapılanması örgütseldir. Davranışları örgüt davranışıdır. Cemaat istihbaratların kontrolüne girmez girmemelidir. Girerse cemaat olmaktan çıkar. Cemaat milliyetçi/ırkçı bir harekete dönüşemez.
Bugün cemaat değil örgüt düşmanlığı yapın. Bunları İslami bir cemaat değil örgütsel bir hareket yapıyor. Yaptıklarıyla da diğer bütün cemaatler zan altında kalıyor. Asıl görülmesi gerekenler görülmüyor, tenkit edilmesi gerekenler tenkit edilmiyor. Meselelere Kur’an ve sünnet ile bakalım. Dini laikleştirdiler, haramları helalleştirdiler, kendi Tv kanallarında açık kadınları izlettirdiler, defalarca Türkçe Olimpiyatları düzenlediler. Dine darbe vurdular. Bunları 20 sene evvel söyledik. Hala da söylüyoruz. Bu dine zarar verdiniz. Güçlü ile birlikte olup Allah’ın dinine savaş açanların safında oldunuz. Tövbe edin!
Biz ne Fethullah Gülen ne de tebaası üzerinde durmalıyız. Herkes hata eder asıl husus şudur: bu yaşananlar Ilımlı İslam’ın sonucudur. Ilımlı İslam’ın nereye varacağının delilidir. Alttan alarak, düşmanla bir olup onlara benzeyerek, köşeleri kapabilmek için tavizler vererek asıl maksadı unutarak, o kadar ileriye gidiliyor ki bulunduğu ortama göre renk değiştirmeyi marifet zannettiler, İslam’ın içini boşaltıp, insanları uyandırmak yerine uyuttular. Sonucunda da çöküşe vardılar. Bunlar bozulmanın ve İslam’a verilen zararların sonucudur. Her cemaatte hata olabilir ama bunların ki hareket metodu hatasıdır. Hareket tevhidi anlatmalı, rabbani olmalı, dinden taviz vermemeli, hakikatler konuşuluyor olmalı, insanlar eğitilmelidir. Şahısların hatası değil hareketin metodu ve tavizleri konuşulmalıdır. Ben hiçbir zaman hiçbir cemaatin ve hocanın şahsi hatalarıyla ilgili konuşmadım. Herkesin hatası olur, benim de olur. Ama yapılanlar hareket ve eğitim metoduna, İslam’a, Müslümanlara zarar veriyorsa gelişmesine engel oluyorsa bunları konuşmak zorundayız."
Bu yazı Alparslan Kuytul Hocaefendinin Fethullah Gülen ve Gülencilik hakkındaki videolarından derlenerek hazırlanmıştır. Detaylı bilgi için videoların tamamını dinleyebilirsiniz.
