Bu Cuma günü de yine benzer bir forum programına katılan Hocaefendi birçok soruyu yanıtladı. Moderatörün ‘Hocam olumlu yönlerden aslında biraz daha sanki bahsettiniz olumsuz gördüğünüz bir yön var mı,yani bu şekilde baskıcı bir ortamın meydana gelmesi, Müslümanların İslami faaliyetleri temkinli yaklaşmasına sebep olması gibi veya sizin gördüğünüz bu Türkiye’deki ortamın İslami faaliyetleri olumsuz bir yönü var mı?’ sorusunu cevaplayan Hocaefendi çok önemli tespitlerde bulundu. Haksızlıklar karşısında susmayan ama boynunu da bükmeyen bir Müslüman modelinin oluşması gerektiğinden bahseden Hocaefendi, karşılaşılan zorluklarla mücadele etmek gerektiğine vurgu yaptı.

Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin o soruya verdiği yanıtı şu şekilde;

Elbette İslami faaliyetlerin neredeyse %60-70’i bitirilmiş vaziyette yani yüzdesini söylerken tam isabet olamayabilirim ama benim gördüğüm kadarıyla birçok vakıf,dernek aslında kendi faaliyetini kendi bitirdi yani başkasına gerek yok bu yeni değil. Aslında 28 Şubat’ta da böyle olmuştu şimdi isimlerini vermeye gerek yok ben biliyorum kendilerine gelip deniyor ki; “vakfınızı derneğinizin neyse kendiniz kapatın,kapatmazsanız biz kapatırız o zaman da şöyle şöyle şöyle olur iyisi mi kendiniz kapatın”.

Bu şekilde Vakıflar dernekler var idi onlar kendisi kapatmıştı, kendi eliyle kapattı,şimdi de belki henüz kapatmadılar kapatanlar da vardır ama çalışmalarımızı topladık buzdolabına koyduk diyenler var hatta bunlardan birisi isim vermeyeceğim bizim evimize kadar gelmiş, hanımla görüşmüş, uygun ortam hazırlamışlar ve orada bunu söylemiş ya “işte biz böyle yaptık çalışmalarımızı paketledik buzluğa kaldırdık” sanki ne yapıyor duysa bilmiyorum da yani buzluğa kaldırmış aynı 28 Şubat kafası o zaman da bazıları böyle konuşmuşlardı hala aynı kafa devam ediyor ve işte siz de böyle davranın demiş. Muhterem kardeşim sen buraya iyi niyetle gelmiş olabilirsin ama tanımıyorum kimsin fakat mücadeleyi kırmak için mi geldin? Yani iyi niyet olabilirsin kalkmışsın başka şehirden benim evime kadar gelmişsin,hanımımla görüşüyorsun,yani seni bunun için mi gönderdiler? Mücadele kırıcı mısın sen?
Yok hocam benim öyle bir niyetim yok ben Allah rızası için tamam Allah rızası için geldiysen lütfen bu ahlakı bırakın bu kafayla hiçbir yere varılamaz,eğer siz gerçekten İslam medeniyeti istiyorsanız bu yolun güllük gülistanlık olmadığını bile olmadığını bilin,bu yolda ilerleyeceksiniz mutlaka bazı olaylarla karşı karşıya kalacaksınız.

Hiç bir şey olmasın ama İslam’da gelsin ya bu akla mantığa ters, tarihe ters, Kur’an-a, ters hadislere ters sen hangi dünyada yaşıyorsun gerçeklere ters yani. Şimdi Sen Allah’ın dünyasında Allah’ın dediği olmalı diyeceksin onlarda seyredecekler adamların dediği oluyor, onların dediği oluyor onlar izin verir mi?

Elbette mücadele edecekler şu anda o senin sevmediğin beğenmediğin İslâm düşmanları aslında çok daha fazla bedeller ödeyerek, çok daha fazla cesaret göstererek bu noktaya geldiler. Çok bedeller ödediler, çok da cesaretli davrandılar o şekilde buraya geldiler. Sen hiç bedel ödemeyecek hiç de cesaret göstermeyeceksin, gayet rahat bir şekilde İslam medeniyeti isteyeceksin. Bu hayalden başka bir şey değil müslümanlarımız istemeyi biliyor bedel ödemeyi bilmiyor böyle olanların devrinin bitmesini Allah nasip etsin. Yani artık bu kafanın devri bitti bu şekilde bir yere varılmayacağı meydanda bu insanlar şu halleriyle bırakın İslam’ın hakimiyetini gerçekleştirmeyi,İslam’ın önünde engel durumundalar.

Onun için bizim böyle bir vazifemizde var bunun anlaşılmasını istiyorum. Sadece kendimiz için mücadele vermiyoruz,aslında bu anlayışı da kırıyoruz bu tarihi bir misyondur, tarihi bir görev yerine getiriyoruz. Bundan sonrasında daha Rabbani,daha mücadeleci saldırmayan ama koynunda bükmeyen müslüman modeli, cemaat modelleri ortaya çıkmasına İnşallah vesile olmuş olacağız.

Programın tamamını dinlemek için;