"Vakfımızı Açarlarsa Orada Sohbetlerimize Devam Ederiz Açmazlarsa Bütün Memleket Bizim"
22 aylık tutukluluk sonrası geçen hafta tahliye edilen Alparslan Kuytul Hocaefendi, TV5’te Yıldıray Oğur’un canlı yayın konuğu oldu.
Alparslan Kuytul'dan:“Vakfımızı açarlarsa, Orada Sohbetlerimize Devam Ederiz Açmazlarsa Bütün Memleket Bizim"
Yıldıray Oğur’un hazırlayıp sunduğu Medya Analiz programında tutukluluk ve yargı süreci hakkında önemli açıklamalarda bulunan Alparslan Kuytul Hocaefendi, merak edilen soruları yanıtladı.
Alparslan Kuytul Hocaefendi,“Daha önce de bir tahliye kararı verilmişti geçen yıl; fakat siz, tahliye olduktan sonra konuşmaya devam ettiğiniz için tekrar tutuklandınız. Bir yılı daha hapiste geçirdiniz. Şimdi tahliye oldunuz, konuşmaya devam ediyorsunuz. Endişeye kapılmadınız mı? Çünkü daha önce yaşanmış bir deneyim de var” sorusunu cevapladı.
“Bir daha tutuklarlarsa daha fazla rezil olurlar”
Alparslan Kuytul Hocaefendi, bir ecel ve bir kader olduğunu, kendisinin buna iman ettiğini, sonuçta insanların değil Allah’ın dediğinin olacağını ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:
“Cesur olsanız da korkak olsanız da Allah’ın takdir ettiğini yaşayacaksınız sonuçta. Kendimi düşünmek, hakkı konuşmamak, benim yapabileceğim bir şey değil. Dün de bir programa katılmıştım, orada da söyledim; Kömürü kurtarmak için elmas feda edilmez. Ben, kendimi kömür gibi görüyorum; hakkı, hakikati de elmas gibi görüyorum. Kendimi kurtarmak için ben, hakkı, hakikati feda edemem. Onun için öyle bir korkum yok. Yani eğer bir daha yapmak isterlerse, ben evimdeyim. Gelip alsınlar; ama daha fazla rezil olurlar. Bunu yapmak isteyenler, daha kötü duruma düşerler. Ortada bir suç yok. Bunu herkes gördü. Dosyalar, iddianameler bomboş. İki dosyaya ayırdılar, ikisi de boş. İkisinden de ilk duruşmada tahliye oldum. Yani bundan da anlaşılıyor ki, benim korkacak bir şeyim yok; ama hakkı, hakikati konuşmamı istemeyenler çok. Siyasete giren bir hoca istemeyenler çok; fakat onlar öyle istiyor diye ben, öyle davranacak değilim. Ben, kimseye düşmanlık yapmıyorum; ama mazlumları da savunmak zorundayım. Haksızlıklara da temas etmek zorundayım. Ben, vazifemi yapmak zorundayım.”
“Vakfımızı açmazlarsa İslâm’ı her yerde anlatmaya devam ederiz”
Alparslan Kuytul Hocaefendi, bundan sonra ne yapmayı düşündüğü sorusunu da şöyle cevapladı:
“Vakfımızı açarlarsa orada sohbetlerimize devam ederiz. Açmazlarsa bütün memleket bizim. Bütün sokaklar bizim, bütün parklar, bahçeler bizim. Bütün çayhaneler, kıraathaneler bizim. Her tarafta konuşacağız. Yani bize bunu yaptıklarına pişman olacaklar.”
Alparslan Kuytul Hocaefendi, “Ne anlatacaksınız?” sorusuna da “İslâm’ı anlatacağız, tevhidi anlatacağız. Allah’ın dünyasında Allah’ın dediği olmalı demeye devam edeceğiz” cevabını verdi.
Dünyanın neresinde bir mazlum varsa savunduklarını belirten Alparslan Kuytul Hocaefendi, “tahliyesinden sonra da mazlumları savunmaya devam edecek mi?” sorusuna yönelik olarak da "Elbetteki mazlumların yanında durmaya devam edeceğim, öyle olmasaydı en başta savunmaz hapse de girmezdim" diyerek cevap verdi.
Tamamını okumak için;